Öğretmenliğim

Öğretmenliğim.. Kendimi birden içinde bulduğum bir derya.. Bazen boğulduğum, bazen yeniden doğduğum.. En büyük ve en uzun direnişim.. Vazgeçişim..

ögretmenliğim

KES(K)İNLİK:

Üniversite iki yeni bitmiş.. Abim engelli çocukların olduğu bir kuruma atanınca çalıştığı yeri görmek istemiştim. Çocuklarla tanışayım diye. Beni bir-iki bakıcı on kadar da engelli kız çocuklarının aralarına bırakıp gitmişti. Bir çocuk saatlerce saçımı koklamıştı, başka biri sürekli benle temas halinde, kalanları dinozor görmüş gibi.. Lütfen dokunma, lütfen koklama lafları kar eder mi.. Tecavüz hikayelerini de duyduktan sonra, kendimi zorla dışarı atmış, arabada abime sarılıp bir saat kadar ağlamıştım.. İki yıl kadar önceydi. Olmaz dedim benden, asla olmaz.. Bugün onlara öğretmenlik yapmaktayım..

BİTMEYEN ÖĞRENCİLİK:

Mezun oldum. Bir aydır da öğretmenlik yapıyordum. Durakta otobüs beklerken bir teyze ”Ne iş yapıyorsun kızım” dedi. Düşünmeden konuşunca ”öğrenciyim” dedim. Sonradan da düzeltmedim. Kaç ay olmuş öğretmen olalı, sorsa hala öğrenciyim..

SAHİPLENMEK:

Karşı sınıfta öğrencisine avazı çıktığı kadar bağıran öğretmenin kapısını tekmeleyerek kırma isteği..

SABIR:

Kırk beş dakika ağlayan çocuğa, ders sonunda derin bir nefes alıp ”şşşş güzel kızım” deyip sarılabilmek.. Hala öpebilmek..

ÇARESİZLİK:

Yaklaşık 8 yaşındaki otizmli  bir çocuğun annesine ‘Otizm tanılı çocuklar genelde konuşmayı sevmezler, ama Yusuf konuşan bir çocuk olacak’ deyince annesinin lafımı bölüp, sitemle ‘Yusuf otizm miymiş, otizmi ilk defa sizden duyuyorum!’  demesi ve sonrasında oluşan sessizliğim..

ÖĞRENCİ:

Kardan adamın hediyesi olan papatyalar misali..

PİŞMANLIK:

Çok inatçı bir öğrencinin karşısında öfkeme yenik düştüğümde, aynadaki aksime gönderdiğim selam.. Oyunu kaybetmiş gibi..

ögretmenliğim

SABIR:

Otizmli bir çocuk nasılsın sorusuna iyiyim desin diye (defalarca)

-(Öğretmen): Nasılsın?

-(Öğrenci): Nasılsın?

-(Öğretmen): Hayır, iyiyim demen gerekiyor. Nasılsın?

-(Öğrenci): Nasılsın?

-(Öğretmen): Nasılsın?

-(Öğrenci): Nasılsın?

-(Öğretmen): Hayır, iyiyim demen gerekiyor. Nasılsın?

-(Öğrenci): Nasılsın?

……..

ÇARESİZLİK:

Durumlarının perişanlığını anlatan veliye cebimdeki bütün parayı verme isteği..

UMUT:

‘K’ sesini ‘t’ diye çıkartan çocukla bütün ders çalışıp sonunda ağzından ‘kapı’ kelimesini duyunca ayağa kalkıp dans etme isteği..

ÖĞRETMENLİK:

Kovalamaca oynarken, civcivlerine zarar vereceğimi düşünen tavuğun, bacağımı keserek meydan okuması gibi.. Annelik gibi..

.

.

ÖğretmenliğimDerya Deniz

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.