Sevgili Keriman!
Uzun zamandır sana yazmadığımı fark ettim. Bunu telafi etmek için aldım elime kalemi.. Biliyorsun ki bu pazar günü seçimler olacak. Benim yaşlılığımın ve çocuklarımın genç yetişkinliklerinin nasıl geçeceği oylanacak..
Çok çok kirli işler dönüyor Keriman! Nerelerde ne planlar yapılıyor tahmin bile edemiyor insan. Birisi diyor suikast timi yurda girdi. Diğeri diyor ses kayıtları piyasaya sürülecek. Kasetti, şantajdı derken işin zaten cılkı çıktı.
Daha kötüsü de ne biliyor musun? Bir sürü kara propaganda ve bu propagandaların da alıcısının olması. Durum o kadar kötü ki; ülkenin gelmiş olduğu batık hasır altı edilebiliyor. Öcü, böcü diye diye insanları o tarafa, belki de kurtuluşları olacak kişilere yaklaştırmıyorlar.
Bir de şunu diyorlar: Bu ülke onlara verilir mi? Soruyorum Keriman; “Siz kimsiniz, size mi tabi olacağız biz, babanızın ülkesi mi burası? Soruyorum ama kulaklar sağır, gözler kör..
Sevgili Keriman! Bir an önce bitsin gitsin seçim. Biraz huzur bulalım bir an önce. Herkes birbirini iyice kırıp dökmeden.. Görüşürüz Keriman. Evet Pazar gecesi uygun. Umutla!