Ah Keriman ahh!
İçim yandı içim.
Biz tatile gidiyorduk. Aracımızı, eşyalarımızı hazırlamıştık. Son bir kaç kişi de binince yola çıkacaktık.
Tam o anda iki çocuklu bir esmer kadın keyfimizi kaçırdı. Evet! Tam olarak keyfimizi kaçırdı. Bildiğin fakirdi. Fakir fakir insanların arasında geziniyordu.
Az kaldı bize de yoksulluğu paye edecekti. Kıl payı kurtulduk fakirlik hissinden. Bizden yardım istedi. Ben de fazla bulaşmasın diye verdim onun için az, benim için çok miktarı. Kalbim duracaktı kalbimmm! Neyse ki uzaklaştı. Peşinden sürüklenen, yalın ayak çocuklarıyla bir ağaç gölgesi buldu. Biz sağlıksız klimaya maruz kalırken onlar küçük de olsa bir ağacın gölgesindelerdi.
Biz tatile gidiyoruz, onlar para derdindeler. Asıl paraya ihtiyacı olan biziz bir kere. Otel parayla, dört çeşit yemek parayla, içecekler, kahveler ve çaylar parayla.. Ne yani ben miyim bu dünyanın adaletsiz oluşuna sebep.
Huzurumuzu kaçırdı ama şikayetçi olmayacağım onlardan. O çocuklar gece aç yatacaklar, anne açlığını düşünmeyecek ne de olsa üzüntüden. Ben de mi aç yatayım yani.
Hem o kadın çaresizse ben de mi çaresiz olayım. Çocukları aç yatıyorsa benim çocuklarımda mı aç yatsın!!!
Çok üzgünüm Keriman, çok..
Taner 23.06.2023