Öğretmenlere Sözlü Sınav (Mülakat)

Öğretmenlere Sözlü Sınav.. Milli Eğitim Bakanlığı’da (MEB) sayıları binleri bulan öğretmen görevden almaları sonrası 15 bin öğretmen alınacak. Ancak bu atanacak öğretmenler sözleşmeli olacaklar. Sözleşmeli öğretmen istihdamı işlemleri Eylül ayında başlayacak ve sözleşme için belirli şartlar söz konusu. Özellikle  yapılacak olan atamalarda sözlü mülakat yapılacağı dikkati çekmekte. Dönem OHAL dönemi hak arama yolları da iyice kapatılmış oldu.

Sözlü mülakat demek liyakatten uzaklaşmak demektir. Öğretmen adayının ataması mülakatı yapan kurula bağlı ve bu kurulu da mevcut bakanlık oluşturacaksa nerede kaldı liyakati esas alma düşüncesi.. Gerçekten de meşhur üç maymun artık dört maymun oldu. Görmedim, duymadım, bilmiyorum, UMURUMDA DEĞİL…

OHAL yasaları ile beraber daha neler yapılacak belli değil. Kurulla yapılacak mülakat demek Milli Eğitim Bakanlığı’nın bir siyasi partiye bağlı olduğu düşünüldüğünde süper bir torpil yapma aracı olacaktır. Şu saatten sonra dindarlık ya da başka değerler para etmemektedir. Bugüne kadar insanların hakkı yenilmişti bundan sonra da haklar yenecek belli ki.

Cadı avı, insanların atandıktan sonra ayağını kaydırma ise sözlü mülakat da yandaş olmayanın, dayısı olmayanın (AK Partili olanların dahi) atanma hakkını elinden almaktır. Bir anlamda ikisi de aynı şeydir. Hak ihlalidir. Bugün mevcut başbakan ve cumhurbaşkanı topluma barış çağrıları yapmaktalar ancak kayırma işleyişi devam ediyor, hiçbir değişiklik yok.

Öğretmenlere sözlü sınav yapılacak tamam da bazı haberlerde sözlü mülakatı yapacak kurullarla ilgili düzenleme yapıldığı ve imamların dahi bu kurullarda yer alacağı endişesi yazılmaktadır. Gayet yerinde bir şüphe ve endişe.. Siz her türlü liyakat ve hak edişi göz ardı edip de il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine imamları müdür yaparsanız imamları da sözlü mülakat kurullarında neden görevlendirmeyesiniz.. İmam kendi işini yapmalıdır. İnsan kaynakları alanına giren sözlü mülakat ile öğretmen seçimini, sayısı yüzlerce olan eğitim fakültesi gibi fakültelerin öğretim elemanlarına bırakmalısınız. Her işin bir ehli varken hayvanat bahçesi müdüründen Tübitak birim müdürü, imamdan da milli eğitim müdürü yapmak nedir? Sonra da neden böyle oldu şöyle oldu deme hakkımız yoktur.

Öğretmenlere Sözlü Sınav

Zaten bu gidişe yeni yeni ilginçlikler de eklenirse Türkiye yaşanabilir bir ülke olmayacaktır. Yanlış hatırlamıyorsam yabancı bir gazeteciydi; Türkiye’de geçirdiği bir süre sonunda şuna benzer bir şey demiş: Suriye’nin Türkiye olacağını düşünürdüm, Türkiye’nin Suriye olmaya başladığını gördüm!”… Dışarıdan bir göz durumumuzu böyle görüyor. Zaten üzerimizde bir sürü iç sorunun yükü varken şimdi de kontrol dışı kabul edilen Suriyeli göçmenler, darbe kalkışması ile başlayan OHAL süreci, cadı avı, keyfiyetler….. Ülkemiz yangın yeri zaten daha da kötüleşecek bir süreç kötü sonuçlar doğuracaktır. Ekonomik bunalımlar gibi toplumsal bunalımlar da yaşanabilir. Bir kesim memnun bir kesim de mutsuz olacaksa komplo teorisi denilen iç savaş tehlikesi bile akla geliyor maalesef. Her türlü darbeden uzak, OHAL dışı bir yaşam gerekli.. Umarız ki normalleşme adımları atılır bir an önce.

Yorum yapın

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.